Murat Arkın’dan babasına duygusal veda: Ağlamayın bre! Böyle insanlara destan yaraşır

Yeşilçam’ın usta oyuncusu Cüneyt Arkın, İstanbul’da kaldırıldığı hastanede kalbinin durması sonucu 85 yaşında ömrünü yitirdi.

Cüneyt Arkın’ın cenazesi, merasim için ailesi ve yakınları tarafından Zincirlikuyu’dan alındı.

Cüneyt Arkın’ın naaşı motosikletli eskortlar eşliğinde Atatürk Kültür Merkezi’ne götürüldü.

Arkın’ın Türk bayrağına sarılı tabutu, cenaze aracına kondu. Gözyaşlarını tutamayan Murat Arkın babasını tabutunu sevdi.

Arkın için evvel Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) merasim düzenlendi.

Cüneyt Arkın’ın eşi Betül Arkın da salondaki yerini aldı. Hayat arkadaşına son vazifesini yerine getirmek için salona gelen Betül Arkın güç anlar yaşadı.

Merasim, Cüneyt Arkın’ın unutulmaz sinemalarından kesitlerin yer aldığı sunum ile başladı. Arkın, dakikalarca ayakta alkışlandı.

Cüneyt Arkın’ın yakın dostları ve ailesi usta sanatçıyı anlatırken duygusal anlar yaşandı.

EDİZ HUN: VÜCUDUMDAN BİR KESİM KOPTU

“Acımız çok büyük. Sevgili Cüneyt’imizi ebediyete uğurluyoruz. Sene 1963 sevgili Cüneyt ile sinemaya girşimizin yılı… 59 yıl geçti. İnanılmaz bir insandı. Her rolün üstesinden gelirdi. Emsalsizdi. Çok çalışkandı azimliydi.

Vaktin akışının içinde Medrano Sirki vardı. Dolmabahçe’de haftalarca eğitim aldı. Her rolün üstesinden gelebilmiş başarılı bir sanatçıdır. Amerikan sinemasında vaktinde kovboy sinemaları vardı. Ortamızda onları hatırlayanlar vardır… Cüneyt üzere melekelere sahip değilllerdi. Kıta Avrupası’na geçtiğimizde James Bond sinemalarını hatırlıyorum. Ancak Cüneytteki ön sezi ve yaratıcılık onlarda yoktu.

“ÖNÜNDE HÜRMETLE EĞİLİYORUM”

Fransa’ya geçtiğimde Alain Delon üzere isimler vardı, hepsi çok başarılıydı. lakin Cüneyt’deki melekeler onlarda gelişmedi. İtalyan sinemasında eksiksiz aktörler vardı. Cüneyt’teki emsalsiz güce sahip değillerdi. Vücudumdan bir modül kopmuş üzere hissediyorum. Vakit akıyor, tarih değişiyor. Tarihin yapraklarına Cüneyt Arkın ismi altın harflerle yazılacaktır. Aziz anısı önünde hürmetle eğiliyorum.”

İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da şöyle konuştu:

“Merhum Cüneyt Arkın benim de birinci gençlik yıllarımın karamanıydı. O güçsüzlerin yanındaki güçtü. O berbatın karşısındaki iyidi. Malkoçoğlu’ydu, Kara Murat’tı, Battal Gazi’ydi, Öğretmen Kemal’di, hem hekim Fahrettin Cüreklibatır, hem Cüneyt Arkın olarak yüreğimizdeki vatan ve millet sevgisini güzellik ve dürüstlüğün beyaz perdedeki temsilcisiydi. Bakışı çok hoştu. Şahin bakışlı diyoruz biz ona daha çok.

58 yıl evvel Gurbet Kuşları’yla adım attığı sinemadan ebediyete uçtu. Kaleme aldığı kitabında ‘benim kahramanım Türk halkı’ diyordu. Artık milyonlar onu gözyaşlarıyla uğurluyor. Konya’dan babamı aradım. ‘Başta ailesi olmak üzere bütün sevenlerine, sinemadaki bütün dostlarına başsağlığımı iletirsen memnun olurum’ dedi. Babamın beni birinci sinemaya götürdüğü günü hatırlıyorum.

O vakit aileler yaz kış sinemaya masraf, sinemaları izler, onun izlerini günlerce anlatırlardı. Düşünün bir sefer babamın kahramanı, benim kahramanım evlatımın da kahramanı… Dolu dolu yaşamıştı merhum 3 neslin kahramanı oldu. Kolay değil bu izi bırakabilmek. Gönüllerde bu algıyı oluşturabilmek. Gönülden dua ediyoruz. Rabbim onu rahmetiyle kuşatsın. Yeri cennet olsun. Kıymeytli ailesinin sevenlerinin milletimizin başı sağolsun. Cüneyt Arkın’ın manevi huzurunda hürmetle eğiliyorum.”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise şu sözleri kullandı:

“Türk sinema tarihinin maalesef bir evresi kapanıyor. Kimliğinde, karakterinde sanatçı sıfatını taşıyan Cüneyt Arkın’ı ebediyete uğurluyoruz. Büyük rabbim yerini cennet eğlesin. Sanat topluluğumuzun başı sağolsun. Yüreğimize bir burukluk, bir acı çöktü.

Cüneyt Arkın ebediyen hatırlanacak, bıraktığı izler asla silinmeyecektir. Yol göstermeye, hafızamızı tazelemeye devam edecektir. Bugün onu uğurlarken lisanımızda yalnızca şükran duyuyor olmamız her şeyi anlatıyor aslında. Atlas Sieması’nda bir köşeyi Cüneyt Arkın için ayıracağız ailesiyle görüşüp en âlâ formda yaşatacağız.”

“BOĞAZIM DÜĞÜMLENİYOR”

Cüneyt Arkın’ın kendi üzere oyuncu olan oğlu Murat Arkın’ın duygusal konuşması salondakiler ağlattı.

Arkın babasına şu sözlerle veda etti:

“Bizim ailemiz hoş bir aile hem de çok hoş bir aile… Ancak bugün sizlerin sayesinde şunu anladım bizim ailemiz sandığımızdan daha büyükmüş…

Bugünü organize eden emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Babam övülmeyi çok seven bir insan değildi. Bu merasim ailesi için sizler için… Onu seven sayan milyonlar için.

“HER YERDE O VAR”

O hayatında daima ‘milletim’ dedi ‘halkım’ dedi ‘vatanım’ dedi ve artık cennete gitti biliyorum fakat nitekim bu türlü adamlar cenneti bile vatan yapacak adamlar. Benim için hakikaten konuşmak çok güç baktığım her yerde o var. Her şeyi ondan öğrendik, attığım adımda, baktığım her yerde o var.

Başım belaya girdiğin de tekrar o var. Bana “oğlum bela üzerine gelirse kaç bir adım geri at, bu senin korkak olduğunu göstermez. Baktın gelmeye devam ediyor, bir adım daha geri at. Baktın adım atacak yerin kalmadı, o vakit beladan daha bela ol” sıkıntısı.

Dini, lisanı ırkı meshepi rengi politik görüşü ne olursa olsun tüm insanlarımızı birleştirici bir öge oldu.

“AĞLAMAYIN BRE!”

Cüneyt Arkın ne memnun bize. Onun sinemalarıyla açılışı yaptık ben de onun sinemalarından bir replikle bitirmek istiyorum sözümü. Bugün çok ağlayan insan gördüm, vakit zaman hıçkıra hıçkıra vakit zaman da çekindiği için yüreğinden ağlayanları gördüm ‘Ağlamayın bre! Bu türlü insanlara ağlamak değil, destan yaraşır.”

“Filmlerini izleye izleye âlâ insan olmayı öğrendim”

Cüneyt Arkın’ın oğlu Kaan Polat Cüreklibatır da şöyle konuştu:

“Ailemiz çok hoş bir aile birbirini seven sayan ve kollayan bir aile… Büyüdük, evlendik, çocuklarımız oldu. Temelimiz bizi eğiten, bize öğretmen olan babamız… Aslında onunki mevt değil. Vefatla gelen ölümsüzlük. Hayatı çok sıkıntı yaşamış fakat dolu dolu yaşamış…

Anneme daima şöyle kaygısı ‘Betül sen dünyaya yetecek kocaman bir merhametsin’, Murat’a ‘santranç oynarken beni yeniden yendin oğlum’ kederi. Bana gelince ‘ne hoş gözlerin var, dünyaya mavi mavi gülümsüyorsun’ kederi.

Küçüktüm bir röportajında ‘çocuklarınızı nasl yetiştiriyorsunuz’ diye sormuşlardı. Şu yanıtı verdi: Ben çocuklarımın keyifli olmasını, gülmesini ve güzel insan olmasını istiyorum. Çocuktum anlayamamıştım, düzgün insan nedir? nasıl olunur? diye. Sinemalarını izleye izleye âlâ insan olmayı öğrendi. Mütevaziliği, güzellerin daima kazandığını, berbatların kaybettiğini öğrendim.

Son kitabının yazılarını bana yazdırmıştı, bütün vücudunun ruhunun bana geçtiğine inanıyorum. Bir makalede şöyle diyordu ‘hayatı yaşamak cüret ister’. Ömür yüreğinin ta kendisiydi o… Bize düşen de onun yapıtlarını yaşatmak, ben onun önünde sevgi ve hürmetle eğiliyorum. Bana öğrettikleri için teşekkür ediyorum.”

Cüneyt Arkın için Teşvikiye Camii’nde öğlen namazını müteakip cenaze namazı kılınacak.